Başbakan Ahmet Davutoğlu, 4 eski bakana Meclis soruşturmasıyla ilgili verilen yayın yasağı hakkında konuştu. Davutoğlu “Yayın yasağının hükümetimizle ilgisi yok. Herhangi bir yasağı ben savunmam” dedi.
Başbakan Davutoğlu, Habertürk Gazetesi’nden Nihal Bengisu Karaca’nın sorularını yanıtladı.
Meclis’teki soruşturma komisyonuna getirilen yayın yasağı epey tartışıldı. Siz buna nasıl bakıyorsunuz?
Yayın yasağının hükümetimizle ilgisi yok. Bizden asla böyle bir talep gitmedi. Kimsenin de böyle bir talebi olmadı. Bir kere bunun bu netlikte bilinmesi lazım. Böyle bir talep benim önüme gelmiş olsaydı kanaatimi de açıkça söylerdim. Komisyon kurulduktan ve yayın yasağı talebi gündeme geldikten sonra arkadaşlara “Nedir bu mesele, nereden çıktı” diye sorduğumda konu bana izah edildi. Meclis soruşturma komisyonlarında aynen yargıdaki gibi bir süreç işliyor. Bu komisyon herhangi bir komisyon değil. Sonuçta hüküm veren, yargıda bulunan bir komisyon. Dolayısıyla yargıda geçerli olan bütün mahremiyet kuralları orada da geçerli.
Ancak medyada da hatırlatıldı, benzer soruşturmalarda, benzer komisyonlarda bunun gibi bir yayın yasağı çıkmamış.
Herhangi bir yasağı ben savunmam. Türkiye yasakla anılacak bir ülke olmamalı. Ama şunu da görmek lazım. Burada hukuki sürecin kendi doğası gereği bir kural var. O kural uygulanıyor. Komisyon başkanı bizim partiden, ama bizim konuşmamız bile doğru değil. Çünkü komisyon başkanları ve üyeleri seçildikten sonra meclis adına hareket ederler ve ne yapılması gerekiyorsa o soruşturma esnasında vicdanen bağımsızdırlar.
Ben bu konuda da herhangi bir komisyon üyesini arayıp “Şöyle yapın” demedim, demeyeceimde. Soruşturma komisyonu oluştuktan sonra herkes vicdanıyla oradadır. Soruşturma komisyonu niye var? Demek ki ortada soruşturulacak bir şey var. Ortada bir hüküm yok. O arkadaşlarla ilgili “suçlu” ya da “suçlu değil” diye hüküm verilmişse zaten soruşturmaya gerek yok. Kimse “kim suçlu kim suçsuz” diyerek komisyonu yönlendirme hakkına sahip değil. Bizim burada tamamıyla nötr olmamız ve komisyonun neticesine bakmamız lazım.
Yasak bazı gazeteleri ajite etti ve her biri yasağı delme yarışı yapıyor şimdi.
Kendilerini onların yerine koysunlar, empati yapsınlar. Kendileri yargulanıyor olsaydı daha baştan hüküm verilmesine razı olurlar mıydı? O soruşturma niye yapılıyor o zaman? Soruşturmanın selameti için uygulanan kurallar var. Yoksa hükümetteen yönlendirici bir tavır olmamıştır, olmaz da, olmayacak da. Açıkça söylüyorum. Ama bunu bir yasaklar konteksine oturtmak doğru değil. Özetle komisyonu rahat bırakmak lazım, bırakalım rahatça işlerini yapsınlar.
HDP komisyondan ayrıldığını açıkladı.
Yanlış. Çünkü bu tür tartışmalı konularda nihai karar Meclis’indir. Meclis komisyonlarından ayrıldığınız zaman nerede araycaksınız hakkı, hukuku?