Akıncı vizyonunu siyasi partiler ve sivil toplum örgütleriyle paylaştı
2015 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacağını açıklayan Mustafa Akıncı, dört başlık altında topladığı temel görüşlerini, siyasi partiler, dernek, birlik, sendika ve meslek odalarından oluşan sivil toplum örgütleriyle paylaştı.
Akıncı’nın Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, geçtiğimiz hafta içerisinde sözü edilen kuruluşlara yazılı olarak iletilen temel görüşler; “Çözüm Odaklı Siyaset”, “Toplumsal Konulara Duyarlılık”, “Türkiye ile Karşılıklı Saygıya Dayalı İlişki” ve Bağımsız ve Tarafsız Cumhurbaşkanı” başlıkları altında özetlendi.
Akıncı’nın, “Çözüm Odaklı Siyaset” başlığı altındaki görüşlerinde, “Kıbrıs’ta yıllardır süregelen sorun ve yarattığı statüko sürdürülebilir değildir; adamızın ve bölgemizin barış ve huzuru için de ciddi tehditler içermektedir” ifadelerine yer verildi.
Akıncı’nın, temel görüşlerinde şu ifadeler yer aldı:
“Halbuki, Birleşmiş Milletler parametrelerinin öngördüğü ve son olarak 11 Şubat 2014 tarihli ortak açıklama metninde de ifadesini bulan, iki kesimli iki toplumlu federal bir çözümde, her iki toplumun da kazanacağı çok şey vardır. Böylesi bir çözüm, bölgesel istikrara da katkıda bulunacaktır. Bu bağlamda, çözüm odaklı bir anlayış ve halkın iradesini müzakere masasına yansıtacak bir kararlılıkla hareket edilecektir. Kapsamlı çözüm uğraşlarının yanı sıra, paralel bir süreçte, her iki toplumun pratik yaşamına katkı yapacak çeşitli güven artırıcı önlemlerin uygulanmasına özel önem verilecektir.”
Akıncı, bu kapsamda, Kapalı Maraş bölgesinin BM gözetiminde yerleşime açılması ve eş zamanlı olarak Kıbrıslı Türklerin, ticaret ve turizm alanında yaşadıkları dar boğazların aşılması için Gazimağusa Limanı ve Ercan Havaalanı’nın kullanılabilmesinin yolları üzerinde uzlaşma aranacağını kaydetti.
“TOPLUMSAL UZLAŞMANIN YERLEŞMESİ İÇİN UĞRAŞ VERİLMELİ”
“Toplumsal Konulara Duyarlılık” başlığı altındaki görüşlerine ilişkin Akıncı, “İki toplum arasındaki sorunların aşılması ve barış kültürünün gelişmesi için çaba harcarken, toplumsal uzlaşma anlayışının yerleşmesi için de uğraş verilmelidir” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı’nın, siyasal partilerin iç işlerine değil ama toplumun iç konularına duyarlılık göstermesi gerektiğini belirten Akıncı, bu bağlamda, evrensel değerleri sahiplenip yerele yansıtılmasını gözeten, yetkileri çerçevesinde kurumlar arası işbirliğini teşvik eden ve sorunların çözümü doğrultusunda rehberlik ve öncülük görevi üstlenen bir anlayışla hareket edileceğini vurguladı.
Akıncı, temiz siyaset, şeffaflık, hesap verebilirlik ve yolsuzlukla mücadele konularında cumhurbaşkanlığı makamının üzerine düşen görevi yerine getireceğini belirtti.
“TÜRKİYE İLE KARŞILIKLI SAYGIYA DAYALI İLİŞKİ”
Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı yeni bir ilişkiye ihtiyaç duyulduğunu belirten Akıncı, karşılıklı yarar temelinde işbirliğini gözeten, kişilikli ilişkiler kurulmasının her iki tarafın da yararına olduğunu kaydetti.
“Kıbrıslı Türklerin kendi kurumlarında söz sahibi olması esastır” diyen Akıncı, bu kurumların gerçek anlamda sahiplenilmesi, iyi yönetilmesi ve KTHY ile Lefkoşa Türk Belediyesi’nde yaşananlara benzer durumların yaratılmamasının ise yaşamsal önemde olduğunu ifade etti.
“BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ CUMHURBAŞKANI”
“Cumhurbaşkanının parti ilişkilerini sürdürmesi, toplumun belirli kesimlerini kayırırken diğer kesimleri dışlaması ciddi bir sorundur” ifadesini kullanan Akıncı, Cumhurbaşkanının, toplumun tümünü kucaklayan, sözde değil gerçek anlamda bağımsız, tarafsız bir makam olması gerektiğini belirtti.
Bu bağlamda, siyasal partilere eşit mesafede durabilen ve tüm renkleri kucaklayabilen demokratik bir tavır içinde hareket edeceklerini kaydeden Akıncı, Ombudsman, Sayıştay, Savcılık ve Kamu Hizmeti Komisyonu gibi bağımsız kurumların, tarafsız konumlarına halel gelmeksizin etkin ve verimli çalışmalarını sağlayacak şekilde bu kurumlara anayasal çerçevede rehberlik, destek ve eşgüdüm sağlanacağını ifade etti.
Akıncı, Kamu Hizmeti Komisyonu’nun demokratik, çoğulcu bir yapıya kavuşturulmasına öncülük edileceğini de belirtti.