Aktivistler ölümcül yolculuğu anlatıyor: Ters kelepçe eğitimi aldık

Dünyanın dört bir yanındaki 44’ü aşkın ülkeden aktivistleri, siyasetçileri, sanatçıları ve insani yardım gönüllülerini bir araya getiren 50 teknelik Sumud Filosu, Gazze’ye doğru kritik yolculuğunda bir ayı geride bıraktı. İsrail’in saldırı olasılığının en yüksek olduğu kırmızı bölgeye girmek üzere olan filonun yolcularından KADEM Genel Müdür Yardımcısı Semanur Sönmez Yaman, yaşananları Hürriyet’e anlattı.
TERS KELEPÇE EĞİTİMİ ALDIK
“Ben filoya İtalya’dan katıldım. Katanya şehrinde bir hafta süreyle seyir esnasında ne yapmamız, nelerden kaçınmamız, bizi bekleyen riskler ve olası müdahaleler konusunda eğitim aldık. Bu eğitimlere 100 kişi olarak katıldık. Hukuki anlamında neler yapabileceğimizi de öğrendik. Olası bir İsrail müdahalesinde nasıl davranmamız gerektiğine dair, ters kelepçe dahil uygulamalı olarak eğitildik. Bu eğitimlerin amacı hem bizi bilgilendirmekti hem de eğer aktivistler içinde zorlu yolculuğa katılamayacağını düşünenler varsa henüz tekneye binmeden kendilerini bir kez daha tartarak son kararlarını vermelerini sağlamaktı. Ve bir hafta sonunda 13 Eylül’de denize açıldık.
DRONLAR BİZE BOMBA ATTI
Filo uluslararası sularda, Gazze’ye bin kilometre mesafedeyken dron saldırısına uğradık. Dronlardan atılan 15 kadar bombadan 3’ü benim olduğum Morgana adlı tekneyi hedef aldı. İkisi ses bombasıydı. Kulağımızın dibinde patladı. Kulaklarımız sağır olacak kadar acıdı. Bombalardan biri de o sırada açık olan ana yelkenimizin yanında patladı. Bu alevli bir bombaydı. O gece, zorlu geçti. 4 saat boyunca saldırılar devam etti. Ertesi gün hava kararmaya başlarken yeniden dronlar üzerimizde belirdi. Biz de rotamızda küçük bir değişiklik yaparak, Yunanistan’daki gemilerle Girit açıklarında buluşmaya karar verip, teknelerimizin yönünü Girit’in güneyine çevirdik. Yunanistan karasularında biraz daha güvenli seyrettik. Kıyıya çok yakındık ve bu yakınlıkta dronlar peşimizde dolaşsa da herhangi bir saldırıda bulunmadı.
GECELERİ NÖBET TUTUYORUZ
Yeni saldırılar ve engellemelerle karşılaşmazsak, bir sonraki durağımız Gazze Limanı olacak. Şu anda turuncu bölgedeyiz. Çok yakın bir zamanda kırmızı bölgeye gireceğiz. Etrafımızda İsrail’in askeri gemisi de dahil bir takım askeri gemiler var. İtalya ve Yunanistan gemilerini gördük. Yani operasyon bölgesindeyiz. Şu anda olası saldırılara hazırlıklı olmak ve için daha yeni ve daha sıkı güvenlik prosedürleri uygulamaya başladık. Artık gece dahil sürekli nöbet tutacağız, sürekli teyakkuz halinde olacağız. Işıkları kullanmayacağız. Hepimizin yapacağı görevler var. Güvertedekiler düzenli olarak gözlem yapacaklar, havadan ve denizden gelebilecek saldırılara karşı teknedekileri ve komşu tekneleri uyarmak üzere. Can yeleklerimiz hazır bekliyor.”
SU ALAN TEKNEYE TAHLİYE
Öte yandan filodaki ‘Johnny M’ adlı teknenin Girit Adası açıklarında su alarak arızalanıp yardım çağrısında bulunması üzerine yolcular, Türkiye’nin koordinasyonuyla tahliye edildi.
TEKNEDE 24 SAAT NASIL GEÇİYOR
Semanur Sönmez Yaman, herkesin merak ettiği, teknede 24 saati nasıl geçirdiklerini de şu sözlerle aktardı: “Denize ilk açıldığımızda hava çok kötüydü, inanılmaz dalgalıydı. Hepimizi deniz tuttu. Neredeyse üç gün hiçbir şey yiyemedik. Bu süre bizim için küçük bir empati alanı da açmış oldu, Gazze’de yaşanan açlığın küçücük bir parçasını biz de hissettik. Onun dışında çok fazla yemek yemiyoruz zaten. Çoğunlukla ikindi vakti bir yemek pişiriyoruz ve onu yiyoruz. Bu da yüzde 90 makarna oluyor. Bir kere pilav yaptık.
Teknedeki aktivistler, tüm işleri ortaklaşa yapıyor.
EN BÜYÜK SORUN ELEKTRİK
Teknedeki en büyük sorunumuz elektrik. Maalesef bizim bir buzdolabımız yok. Prizler de çalışmıyor. Sadece telefonlarımızı ve elektronik eşyalarımızı şarj edebilmemiz için iki ayrı USB çıkışı var. Telefonlarımızı sürekli açık tutmak ve iletişimi sürdürebilmek adına hepimiz sırayla elektrik ihtiyacımızı oradan gidermeye çalışıyoruz.
TUZLU SUYLA DUŞ ALIYORUZ
Temizlik ihtiyacıyla ilgili zorluklar yaşıyoruz doğal olarak. Tatlı suyumuz sınırlı ve çok ihtiyatlı kullanmak zorundayız. Bir damla suyu bile israf etmiyoruz. Bulaşıklarımızın tamamını teknenin arkasında denizin içinde yıkıyoruz ve orada duruluyoruz. Duş alma imkânımız yok. Sadece limanda beklerken denizde, tuzlu suyla duş hissiyatı yaşamış olduk. Ben iki İtalyan kadınla küçücük bir odayı paylaşıyorum. İşte bazen dönüşümlü yatmak zorunda kalıyoruz. Her şeyimizi ortak kullanıyoruz. Temizliği birlikte yapıyoruz. Bulaşığı kendimiz yıkıyoruz.”
EN KRİTİK 4 GÜN
Küresel Sumud Filosu’nun 4 gün içinde Gazze’ye ulaşması bekleniyor. İsrail devlet televizyonu KAN, İsrail ordusunun filoya müdahale edeceğini, kontrol altına alma girişiminde bulunacağını iddia etti.
Modumuz çok yüksek. Bir an önce Gazze’ye ulaşmak istiyoruz. Teknemizde çok sayıda oyuncak var. O oyuncakları Gazzeli çocuklara götüreceğiz. Ben gelirken iki oyuncak vardı yanımda. Sonra bir baktım herkes yanında oyuncak ve çikolata getirmiş, götüreceğimiz yardımların dışında. Hedefimiz bu ablukayı kırarak Gazze’de insanların bombalarla parçalandığı, küçücük çocukların oyun oynarken paramparça olduğu, bombalara hedef olmayanların da çok büyük bir açlık sınavı verdiği ve açlıktan ölümlerin çoğalarak arttığı Gazze’ye bir insani yardım koridoru açabilmek. İsrail hiç olmadığı kadar yalnız. Dünyanın dört bir yanında, en doğudan en batıya, en kuzeyden en güneye kadar halklar İsrail’e isyan ediyor. Herkes aynı sloganı haykırıyor: Özgür Filistin, özgür Gazze, nehirden denize…