CHP’de ‘Dersim özrü’ tartışması
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun, Dersim olaylarıyla ilgili, “Benim Genel Başkanım bu işin mağdurudur. Bir mağdurdan nasıl özür bekleyeceksiniz? Ben Genel Başkan Yardımcısıyım, bin kere özür diliyorum. CHP adına da özür diliyorum” sözleri tartışma yarattı.
Tanrıkulu’na partisi CHP’den gelen yorumlar şöyle:
TAŞIMAK DOĞRU DEĞİL
Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi: Dersim’de yaşanan acılarla ilgili duygularını ifade etmiştir. Bunu başka yere taşımayı ben doğru bulmuyorum. Cumhuriyet’le hesaplaşmak, Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk ile ilgili bir konu olarak bunun ortaya koyulmasını yanlış bulurum. O bir devlet uygulaması. Büyük bir acı yaşanmıştır. Büyük bir acı ile ilgili insanlar duygularını dile getiriyorsa bunu olumsuz değerlendirmek doğru olmaz.
ÖZÜR DİLEMİYORUM
Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk: Ben özür dilemiyorum. Devletlerin kurulduğu sırada acı, tatlı olaylar var. Olayların somut olarak ortaya çıkarılması lazım. Olayları 2015’in değil, 1930’ların koşullarıyla değerlendirmek gerekiyor. Böyle acı olayların siyasi istismar konusu yapılmasına karşıyım. Özür dilemek hiçbir şey ifade etmez, önemli olan benzerlerinin yaşanmaması.
DEVLETİ İLGİLENDİRİR
Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz: Dersim olaylarının sorumlusu olarak CHP’yi göstermeye çalışan bir grubun olduğunu görüyoruz. Bu konu devleti ilgilendiren bir meseledir. Kamuoyunun önüne getirilmesi siyasi amaçlı.
DEVLET ÖZRÜ OLMALI
Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün: 2011’de Erdoğan’ın dilediği sahte özürden sonra dün Sezgin Tanrıkulu’nun ‘CHP adına bin defa özür dilerim’ lafı, içten ve çağımıza yakışan bir Dersim özrünün parlamentoda gerçekleşecek bir ‘devlet özrü’ olması ihtiyacını yeniden ortaya koydu, Dersim katliamı, Meclis özründen sonra ise bir ‘Dersim Kanunu’ ile çözülebilir, o kanunu mutlak Dersim halkı yazacak. Dersim tartışması her zamanki gibi siyasi rant elde etmek, partiler arası kayıkçı dövüşü, tarihle kavga etme, Atatürk’ü, Cumhuriyet’i ve CHP’yi karalama mecrasında seyrediyor.