Doğurganlık oranı tüm dünyada düştü! Nüfus azalmaya devam ederse ne olur?

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun (UNFPA) yayımladığı son rapor, dünya genelinde doğum oranlarında tarihi bir düşüş yaşandığını ortaya koydu. Türkiye’nin de parçası olduğu bu küresel eğilim, demografik yapıları tehdit ediyor.
Rapora göre, dünya nüfusunun üçte ikisi doğurganlık seviyesinin altında yaşıyor. Bu da insanların ortalama olarak iki çocuktan daha az çocuk sahibi olduğunu gösteriyor. Türkiye’de doğurganlık oranı 2014’ten itibaren sürekli düşüş göstererek, 2024 yılında 1,48 çocuk seviyesine geriledi.
Çözüm Ne Olabilir?
BM Nüfus Fonu Türkiye Temsilcisi Mariam Khan, bu eğilimi tersine çevirmek için üç temel yaklaşım öneriyor:
Çiftlerin istedikleri aile büyüklüğüne ulaşmalarını engelleyen faktörlerin anlaşılması.
İnsanların ihtiyaçlarına yanıt veren politika ve mali teşvikler geliştirilmesi.
Azalan nüfusun olası etkilerini dengeleyici stratejilerin uygulanması.
Devam Etmesi Halinde Neler Yaşanabilir?
Khan, nüfusun azalmasının bir ülkenin en değerli varlığını kaybetmesi anlamına geleceğini belirterek şu uyarılarda bulundu:
“Eğer bu düşüş devam ederse ekonomik dengesizlikler, iş gücü eksiklikleri, emeklilik sisteminde sorunlar ve sosyal bakım hizmetlerinde aksaklıklar ortaya çıkabilir. Ayrıca nüfusun çok azaldığı kasaba ve şehirlerde altyapı yatırımlarında ciddi zorluklar yaşanabilir.”
Türkiye’nin Adımları
Türkiye, bu düşüşü dengelemek amacıyla bir dizi politika geliştirdi. Hükümet, Nüfus Politikaları Kurulu’nu kurarken, 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etti. Cumhurbaşkanı ayrıca “Aile On Yılı” programını duyurdu.
Khan, Türkiye’nin attığı adımları dikkatle izlediklerini belirterek şunları söyledi:
“Son dönemde evlenmek isteyen çiftlere yönelik teşvikler, mali destekler ve farklı destek mekanizmaları devreye sokuldu. Bu ilk önlemler, daha kapsamlı stratejilerin de uygulanacağının göstergesi. UNFPA olarak, Türkiye hükümetiyle birlikte çalışarak küresel iyi uygulamalar doğrultusunda ulusal önceliklerin ilerletilmesine katkı sunmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”