Sinema

Gökçe Kaan Demirkıran “Longplay Müzik Filmleri Festivali”ni Beyazperde’ye Anlattı – Haberler

 

Hostinger

Hande Kara; 5-6-7 Aralık tarihlerinde İstanbul’da gerçekleşecek olan festivali, kurucusu Gökçe Kaan Demirkıran ile konuştu.

.

Hande Kara, bu yıl ilk kez, 5–6–7 Aralık 2025 tarihlerinde gerçekleşecek Longplay Müzik Filmleri Festivali’ni festivalin kurucusu belgesel sinemacı Gökçe Kaan Demirkıran ile konuştu. Üç gün boyunca yalnızca film gösterimleriyle sınırlı kalmayacak; müzik ve sinemanın kesişim noktalarını tartışmaya açacak söyleşiler, atölyeler ve özel etkinliklerle dolu festival, film gösterimlerini İstanbul Torun Center Sinemaları’nda gerçekleştirecek. Festivalin biletleri biletinial.com üzerinden satışta.

Müzik temalı belgesellere özel bir festival yapma fikri ilk olarak nasıl doğdu?

Gökçe Kaan Demirkıran: Müzik benim çalışma alanlarımdan biri. Haliyle müzikle ilgili belgesellere ve filmlere de özel bir ilgim var. Türkiye’de çok fazla tematik film festivali yok, son yıllarda artsa da müzik eksikti. Festivallerin içinde seçkiler oluyor bazen. Müzik temalı bir festival için yeterli film var mı derseniz; ilk yıl için güzel bir seçki yaptık, gelecek yıllara bakacağız. Bu sene bir temamız var; “Rastlantılar, temaslar, karşılaşmalar.” Bu temaya uygun filmler ve söyleşiler oluşturduk.

Sizce Türkiye’de müzik belgesellerinin gelişiminde nasıl bir ivme var? Bu festival, yerli müzik hikâyelerinin dünyaya açılmasında nasıl bir rol oynayabilir?

Gökçe Kaan Demirkıran: Bence müzikle ilgili projeler ve işler konusunda bir geriye gidiş var. Ben 20 yıldır belgesel çekiyorum, bu yirmi yılda teknoloji, dijital platformlar, sinema-dizi endüstrisinde epey ilerlemeler oldu. Ancak buna paralel bir gelişme, müzik filmleri, müzik belgeselleri için bence olmadı. Biraz bu konuda da bir şeyler yapmak istiyoruz. Çekilen filmlere alan açmak, yeni film çekmek isteyenleri cesaretlendirmek, gerekirse yapımcılarla buluşturmak, yapım desteği sağlamak gibi hedeflerimiz var.

İlk kez düzenlenen bir festivalin en zorlu ama aynı zamanda en keyifli kısmı sizce ne oldu? Bu süreci yönetirken sizi en çok motive eden şey neydi?

Gökçe Kaan Demirkıran: Zor kısmı, festivali anlatmak. İnsanlara duyurmak. Onun dışında elbette finansla ilgil zorluklar var ama onları bir şekilde aşıyoruz.

Festivalin kalbinde “müzik ve sinemanın kesişim noktaları” var. Sizce bu iki sanat dalı birbirine en çok nerede temas ediyor? İzleyicinin bu teması daha derinden hissetmesi için neler yaptınız?

Gökçe Kaan Demirkıran: Müzik çok cömert bir sanat. Sinema evrenine de büyük katkı sağlıyor. Müziğe dair hikayeler de sinemasal bir dille anlatılınca etkisi artıyor. Müziğe dair düşünceler, yorumlar, analizler için sinema eşsiz bir alan açıyor.

Temamızı, temamıza uygun seçkiyi bu etkiye göre belirledik diyebilirim. Müzisyen hikayeleri var, müzik topluluklarının, türlerinin hikayeleri var. Müzik toplumu doğrudan etkileyen bir şey. Bazen de toplumun yaşadığı süreçler müziğe etki ediyor. Ben de 20 yıl önce bir müzik belgeseli çekerek başlamıştım belgesel çekmeye.

Festival boyunca gerçekleşecek söyleşiler ve atölyelerden biraz bahseder misiniz? Bu etkinliklerde katılımcılara sadece bilgi değil, bir ilham ortamı sunmayı nasıl planladınız?

Gökçe Kaan Demirkıran: Neredesin Firuze’nin 20. yılı. Bu vesile ile bir gösterim yapıyoruz, Ezel Akay ve Murat Meriç film sonrasında bizlerle olacak. İstanbul Hatırası, önemli bir müzik belgeseli. O film için de Murat Ertel ve Murat Beşer bizimle olacak. Bir atölyemiz var; Sound of Film Lab. ismi. Burda da programı açıklamak üzereyiz. Müzik sosyolojisinden görüntü yönetmenliğine kadar geniş bir yelpazede öğrencilere açık oturumlar olacak.

Long Play, müzik filmlerine odaklanan özel bir alan yaratıyor. Bu festivalin uzun vadede Türkiye’de müzik belgeseli üretimini ve izleyicisinin profilini nasıl etkilemesini umuyorsunuz?

Gökçe Kaan Demirkıran: Öncelikli hedefim festivali sürdürülebilir hale getirmek. Bunu yapabilirsem, müzik filmleri üretimine katkı , film üretenlerin seyirciyle daha etkileşimli gösterimler yapmasına olanak sağlayacağımızı umuyorum.

Bu ilk festivalin ardından Long Play’in geleceğini nasıl hayal ediyorsunuz?

Gökçe Kaan Demirkıran: Festivalin takipçilerinden birinin 10. Yılda, festivalin belgeselini yapmasını hayal ediyorum.

.

Kaynak

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu