Dünya

İsrailin karanlık gücü: İŞTE MOSSADIN 5N1KSI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar

 

Hostinger

expand

Kaynak:Hayriye Ergin / Cnnturk.com

İSRAİL DEVLETİNİN KURULMASI VE GİZLİ YAPILANMAYA İLK ADIMLAR

– NE ZAMAN VE NASIL KURULDU?

2. Dünya Savaşı’nın yaşandığı yıllarda 6 milyondan fazla Yahudi, Nazi Almanya’sı tarafından katledildi. Savaş öncesinde Nazi zulmünden kaçan bazı Yahudiler Filistin’e sığındı. Bu göç hareketi, başta İngiltere olmak üzere çeşitli tepkilerle karşılaşsa da zamanla uluslararası toplumda destek buldu. 14 Mayıs 1948’de İsrail, Tel Aviv’de David Ben-Gurion tarafından bağımsız bir devlet olarak ilan edildi. Bu ilan, BM’nin 1947’de önerdiği Taksim Planı’nın ardından geldi. Kuruluşun ilanından sonra Mısır, Ürdün, Suriye ve Irak kuvvetleri İsrail’e karşı saldırıya geçti. Bir yıl sonra ise ateşkes ilan edildi ancak bu durum, yıllarca sürecek savaşın fitilini çoktan ateşlemişti.

İsrail henüz kurulmadığı yıllarda bazı Yahudi grupları Filistin’de gizli faaliyet gösteriyordu. Siyonizmi destekleyen bu gruplar, amaçları uğruna sıklıkla şiddete başvuruyordu.

İsrail’in kurucu başbakanı David Ben-Gurion, ülkenin güvenliğini sağlamak adına kapsamlı ve organize bir istihbarat sistemine ihtiyaç duyuyordu. Bu doğrultuda 1949 yılında üç temel kurumu içeren bir yapı oluşturuldu: İç güvenlik faaliyetleri Şin Bet’e, askerî istihbarat Aman’a verildi. Yurt dışı operasyonları ise 1951’de Mossad adını alacak olan ayrı bir merkez tarafından yürütülmeye başlandı.

İsrail’in karanlık gücü: İŞTE MOSSAD’IN 5N1K’SI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar…

Üç teşkilat da Başbakanlık Ofisi’nin doğrudan kontrolü altına alındı. Varlıkları o kadar sıkı korunan bir sırdı ki, 1960’ların ortalarına kadar Şin Bet veya Mossad isimlerini bile alenen söylemek yasa dışıydı. Ben-Gurion, Reuven Shiloah’ı Mossad’ın ilk müdürü olarak atadı. Teşkilat daha sonra Tel Aviv’de “Kızıl Ev” olarak bilinen bir yerde bulunuyordu. Tel Aviv’deki başka bir yere taşındı. Mossad ve diğer istihbarat teşkilatları alenen tanınmadığı için, İsrail vatandaşları ve diğer kurumlarla aynı anayasal yasalara bağlı değillerdi. Örneğin, İsrail yasası ölüm cezasına izin vermiyordu, ancak Mossad İsrail’e tehdit olarak görülen kişilere yönelik bir dizi suikast gerçekleştirdi. Teşkilat bu hedefli cinayetleri “olumsuz muamele” olarak adlandırdı.

Konu ile ilgili CNNTurk.com’a konuşan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Cihan Günyel, Mossad ağının İsrail Başbakanlığı’na bağlı olduğunu ifade ederek kuruluş amacını anlattı. Mossad’ın resmi merkezinin Tel Aviv’de bulunduğunu belirterek, amacının iç güvenlikten ziyade, yurt dışındaki İsrail’le olabilecek tehlikeleri engellemek olduğunu söyledi.

Günyel, ‘’Casusluk faaliyetleri, suikast operasyonları ve gizli görevlerle ilgileniyor. Son bir yıl neticesinde birtakım suikastlar ve İsrail’in özellikle; Gazze’de, Lübnan’da ve İran’daki saldırılarına baktığımızda Mossad’ı görebiliyoruz. Bu açıdan dikkat çekici hale geldiğini söyleyebiliriz.” dedi.

YAKIN TARİHTE SES GETİREN OLAYLAR SİLSİLESİ | NELER OLDU?

Mossad’ın son dönemdeki faaliyetlerine dikkat çeken Günyel, şöyle konuştu:

”13 Haziran’da İsrail’in İran’a düzenlediği saldırılarda 20’den fazla üst düzey komutan hayatını kaybetti. Bunların arasında Genel Kurmay Başkanı ve Devrim Muhafızları Komutanı da vardı. Bu saldırılarda aslında baş rol oynayan Mossad. Özellikle İran ordusunun üst düzey komutanlarının evlerinde öldürüldüğünü biliyoruz ve burada da bir Mossad operasyonu vardı.

Aynı şekilde Mossad, İran’ın 10 kişi civarında nükleer bilim adamlarını etkisiz hale getirdiğini biliyoruz. Yakın zamandan biraz daha geriye gittiğimizde geçen yaz Tahran’da Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan’ın Cumhurbaşkanlığını kutlama törenleri için orada bulunan Hamas’ın Siyasi Büro Başkanı Haniye’nin Mossad tarafından suikasta uğrayarak öldürüldüğünü söyleyebiliriz.

2024’e döndüğümüzde şunu da belirtmek gerekir; Hizbullah suikastları yaşanmıştı. Hem lideri Nasrallah hem de bununla beraber daha dikkat çekici olanı, çağrı cihazları ve telsizler üzerinden Hizbullah’ın üst düzey yetkililerine suikastlar yapıldı.”

ORTA DOĞU’DA DENGELERİ DEĞİŞTİREN EL

– Mossad tarafından gerçekleştirildiği kesin ve güçlü bilgilere dayanan suikastlar ve operasyonlardan bazıları:

1960 – Adolf Eichmann kaçırılması

Konum: Arjantin → İsrail

Yöntem: Kaçırılma

Nazi savaş suçlusu Adolf Eichmann, Arjantin’de gizlice yakalanıp İsrail’e getirildi. Burada yargılanarak suçlu bulundu ve idam edildi.

Eichmann’ın kaçırılmasının 14 Mossad ajanın yıllar süren takibi sonrası gerçekleştiğini belirten Cihan Günyel, ‘’ Eichmann Mossad operasyonuyla İsrail’e getirildi, daha sonrasında da yargılanarak idam edildi. İsrail’in kurulduktan sonra Mossad’ın istihbarat teşkilatı olarak oluşturulmasından sonra durum şuydu: II. Dünya Savaşı sırasında Yahudi soykırımında, Nazi Almanya’sında yer alanların yakalanarak İsrail’e getirilmesi ve burada da yargılama sonrası cezaların verilme isteğiydi.’’ İfadelerini kullandı.

1972–1979 – “Wrath of God” Operasyonu (Black September üyeleri)

Konum: Avrupa ve Lübnan

Yöntem: Silahlı suikastlar, bombalama

1972 Münih Olimpiyatları saldırısının intikamı olarak, Mossad tarafından Black September üyelerine yönelik birçok suikast gerçekleştirildi.

1988 – Abu Jihad Suikastı (FKÖ Komutanı)

Konum: Tunus

Yöntem: Komando baskını

İsrail Savunma Kuvvetleri ve Mossad ortak operasyonuyla Abu Jihad, FKÖ’nün önemli liderlerinden biri, Tunus’ta öldürüldü.

2008 – Imad Mughniyeh Suikastı (Hizbullah)

Konum: Şam, Suriye

Yöntem: Araç bombası

Hizbullah’ın üst düzey askeri lideri Mughniyeh, Şam’da aracı patlatılarak öldürüldü. CIA ve Mossad iş birliği olduğu iddia edilmektedir.

2010 – Mahmoud al-Mabhouh Suikastı (Hamas)

Konum: Dubai

Yöntem: Otel odasında boğma ve zehirleme

Sahte pasaport kullanan ekip tarafından uluslararası takip sonucu Dubai’de suikast düzenlendi. Mossad’a ait olduğu güçlü şekilde düşünülüyor.

2010–2020 – İranlı Nükleer Bilim İnsanlarına Yönelik Suikastlar

Konum: Tahran ve çevresi, İran

Yöntem: Manyetik bomba, suikast silahları, suikastlar

İran’ın nükleer programında çalışan birçok bilim insanı hedef alındı. Bunlar arasında Masoud Alimohammadi, Majid Shahriari, Darioush Rezaeinejad ve özellikle Kasım 2020’de öldürülen Mohsen Fakhrizadeh öne çıkar. Mossad’ın operasyonlarda rolü kuvvetle şüphelenilmektedir.

İSMAİL HANİYE – YAHYA SİNVAR ÖLÜMÜNDE MOSSAD İZİ

Hamas lideri İsmail Haniye, 31 Temmuz 2024’te Tahran’daki odasında gerçekleşen suikastta öldürüldü. Operasyonun Mossad tarafından düzenlendiği yaygın kabul görüyor. 16 Ekim 2024’te İse Haniye’nin yerine geçen Yahya Sinvar öldürüldü. Peki Hamas liderlerine yönelik gerçekleştirilen bu operasyonlar Mossad’ın izi ne olabilir?

İsrail’in karanlık gücü: İŞTE MOSSAD’IN 5N1K’SI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar…

Günyel, yakın zamanda yaşanan bu olaylarla ilgili görüşlerini şu ifadelerle aktardı:

“Mossad operasyonları içerisinde baktığımızda, İsmail Haniye’nin İran’da gerçekten de Mossad operasyonuyla katledildiğini söyleyebiliriz. Yahya Sinvar’ın ölümünde Mossad’ın izi var mı? Bununla ilgili şunu biliyoruz: Muhammed Sinvar’ın Gazze’de çatışma sırasında yaralanıp, bir evde ölümü üzerine tesadüfi bir şekilde, orada o saldırıyı yapan askerlerin fark etmesiyle ortaya çıktığını biliyoruz.

Belki Yahya Sinvar’da parmağı olduğunu iddia etmek çok kolay olmayabilir ama İsmail Haniye’ye de direkt baktığımızda Mossad’ın parmak izlerini görüyoruz.”

İŞ BİRLİKÇİ TARİHÇESİNE ÖRNEK: 1967 SURİYE SAVAŞI

İş birlikçi bulma anlamında zorlanmayan bir İsrail Mossad yapısı olduğunu belirten Cihan Günyel, Mossad’ın iş birlikçi ajan kazanma noktasında; Suriye, Lübnan’da, İran’da çok rahat hareket edebildiğini ifade etti.

En önemli faktörlerden birisinin ekonomik durum olduğunu söyleyen Günyel, İran’da rejime karşıt olabilenlerin çok rahat ajanlaştırıldığını söyledi.

İsrail’in karanlık gücü: İŞTE MOSSAD’IN 5N1K’SI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar…

1967’de gerçekleşen savaşa dair şu örneği verdi:

“1965 yılında Iraklı bir pilotun, o dönem Irak ordusuna ait Sovyet yapımı en gelişkin savaş uçağını 1 milyon dolar karşılığında kaçırıp İsrail’e götürmesi var. Bu kaçırılan uçak üzerinde çalışma yapan İsrail Hava Kuvvetleri, uçağın tüm yönlerini, avantajlarını, dezavantajlarını öğrenmiş. 67 savaşında Suriye ordusunda da mevcut olan bu uçaklarla, hava saldırılarında İsrail uçağı iyi bir şekilde öğrendiği için de çok avantaj sağlamış. Suriye Hava Kuvvetlerine de çok büyük zarar vermiştir.”

TÜRKİYE’DE NE TÜR FAALİYETLERİ VAR? | “MOSSAD’IN BAŞARILI OLAMADIĞI ÜLKE: TÜRKİYE”

Mossad’ın Türkiye’deki faaliyetlerini ve Necip Ablemitoğlu suikastını da değerlendiren Cihan Günyel, şunları kaydetti:

“Türkiye’de de Necip Ablemitoğlu’nun suikastı önemli bir yer tutuyor. Burada da FETÖ bağlantısının olduğu iddia ediliyor. Bununla ilgili de mahkemelerde soruşturmalar açıldı. Bu bağlantı üzerine de gidildiğini biliyoruz. Özellikle 2016 sonrası önemli yine konulardan birisi oldu.

İsrail’in karanlık gücü: İŞTE MOSSAD’IN 5N1K’SI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar…

Bu noktada da FETÖ’nün hem Amerika üzerinden hem de İsrail üzerinden Mossad’la olan ilişkileri, paralel yapının Necip Hablunoğlu cinayetiyle de aydınlanma sürecine gidecek gibi görünüyor.

Geçtiğimiz yıl Mossad’a hem Türkiye içinde hem de Malezya’da Milli İstihbarat Teşkilatımızın yaptığı operasyonları da unutmamak gerekiyor. Bu noktada Milli İstihbarat Teşkilatımızın çok başarılı olduğunu, çok profesyonel olduğunu unutmayalım ve belki de Mossad’ın Türkiye’de özellikle FETÖ’den sonra Milli İstihbarat Teşkilatı’nın da çok atılım yapması sonrası faaliyetlerinin çok daha kısıtlı hale gelmiş olabileceğini söyleyebiliriz.

En azından hem Malezya’da yapılan Milli İstihbarat Teşkilatımızın Mossad’a yaptığı operasyonu düşündüğümüzde hem de Türkiye içinde Mossad’a yaptığı operasyonu gördüğümüzde şu bir gerçektir: Belki de Mossad’ın en az rahat hareket edebildiği, başarılı olamadığı ülke de Türkiye diyebiliriz.”

GÜNÜMÜZDE MOSSAD’IN ORTA DOĞU’DAKİ ROLÜ

İsrail’in dış istihbarat servisi Mossad, günümüzde klasik casusluk faaliyetlerinin çok ötesinde bir konuma ulaşmış durumda. Artık sadece bilgi toplamakla sınırlı kalmayan bu yapı, Orta Doğu’da güç dengelerini etkileyen; hedefli suikastlar, dijital saldırılar, derin diplomatik hamleler ve psikolojik operasyonlar gibi pek çok alanda aktif şekilde faaliyet gösteriyor.

– İran ve vekil yapılarla süregelen gizli mücadele

Mossad’ın bölgedeki en kritik hedeflerinden biri İran. Tahran yönetiminin nükleer silah geliştirme çabaları, İsrail tarafından varoluşsal bir tehdit olarak değerlendiriliyor. Bu nedenle Mossad, İran’daki nükleer programı baltalamak amacıyla bilim insanlarına yönelik bir dizi suikast, sabotaj ve casusluk faaliyetinde bulundu. Bu operasyonlar, yukarıda bahsettiğimiz 2020’de öldürülen Mohsen Fakhrizadeh gibi yüksek profilli isimleri de kapsıyor.

İran’ın iç güvenlik zafiyetlerinden faydalanan Mossad, ülkede geniş çaplı bir ajan ağı oluşturmuş durumda. Devrim Muhafızları içindeki bazı şüpheli ölümler ve güvenlik açıkları, bu derin nüfuzun göstergesi olarak görülüyor.

Mossad’ın faaliyetleri yalnızca İran’la sınırlı değil. Tahran’ın bölgede desteklediği Hizbullah, Hamas ve Irak-Suriye hattındaki Şii milis gruplar da İsrail’in hedef listesinde. Özellikle 2024 yılında İran’da düzenlendiği öne sürülen İsmail Haniye suikastı, Mossad’ın vekil aktörlere karşı yürüttüğü operasyonların kapsamını gözler önüne serdi.

– Dijital cephede casusluk: Siber operasyonlar

İran’ın nükleer altyapısını hedef alan meşhur Stuxnet virüsü, bu alandaki ilk büyük örneklerden biriydi ve ABD ile ortak geliştirildiği biliniyor.

Bugün ise Mossad, sadece altyapılara zarar vermekle kalmıyor; aynı zamanda bireylerin elektronik cihazlarına sızarak onları takip ediyor. Casus yazılımlar, e-posta korsanlığı ve kimlik avı gibi yöntemlerle elde edilen verileri avantaja dönüştürüyor.

İsrail’in karanlık gücü: İŞTE MOSSAD’IN 5N1K’SI: Ajanlar, suikastlar, gölge operasyonlar…

– Sessiz diplomasinin perde arkası oyuncusu

Mossad’ın yalnızca operasyonel değil, diplomatik alanda da rol üstlendiği artık sır değil. 2020’de başlayan “İbrahim Anlaşmaları” sürecinde Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Fas ile İsrail arasında kurulan ilişkilerin arka planında Mossad’ın aktif çalışmaları olduğu bilinmektedir.

Bu süreçte, geleneksel diplomatik kanallar yerine Mossad yetkilileri doğrudan muhatap ülkelerin istihbarat servisleriyle görüşmeler gerçekleştirdi. Aynı şekilde, Suudi Arabistan ile yapılan gizli temaslar da İsrail’in bölgedeki diplomatik açılımında Mossad’ın belirleyici rolünü ortaya koydu. Artık istihbarat servisleri sadece çatışmaları değil, barış süreçlerini de şekillendiren stratejik unsurlar haline geldi.

– Psikolojik yıpratma ve rejim zayıflatma stratejileri

Mossad’ın uyguladığı taktiklerden biri de düşman cepheleri içeriden çökertmektir. Suikastlar, sızdırılan belgeler, medya üzerinden yürütülen bilgi savaşları ve sosyal medya manipülasyonları bu kapsamda kullanılan araçlardır. Hedef ülkelerde yaratılan güvensizlik ortamı, sadece fiziksel değil, zihinsel bir yıpratma stratejisinin parçasıdır.

Özellikle İran’da yaşanan güvenlik açıkları, üst düzey komutanların şüpheli ölümleri ve Mossad’a çalışan ajanların ifşa edilmesi, hem siyasi elitler hem de halk arasında ciddi bir panik havası oluşturuyor. Bu operasyonlar artık sadece bir kişiyi ortadan kaldırmak için değil, tüm bir rejimi içerden zayıflatmak için planlanıyor.

Kaynak

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu