İşte Osmanlıca futbol terimleri
Ülkemizde son yıllarda hem alınan başarısız sonuçlar hem de yapılan yeni düzenlemeler sebebiyle, futbola olan ilgi büyük bir hızla düşüyor. Boş tribünler ve eski heyecanını yitiren maçların konuşulduğu bir dönemde ortaya atılan zorunlu Osmanlıca dersleri belki de futbola olan ilgiyi yeniden alevlendirebilir.
Her ne kadar mizahi bir bakış açısıyla ortaya çıkan tanımlamalar olsalar da, spikerin Osmanlıca sunduğu bir maçı takip ederken benzeri kelimelerle karşılaşabiliriz…
İŞTE O TERİMLER
Birbirinden komik ve Süper Lig ‘e renk getirecek 21 Osmanlıca futbol terimi…
Vaziyyet-ül velvele ve işgal-i cemaatiyye : Seyircinin sahayı işgali
Krampon-ül bela-i şeytan : İyi futbolcu (rakip takımdan)
Krampon-ül kabiliyye-i maşallah : İyi futbolcu (bizim takımdan)
Mühendis-i kürre-i hümayun : Teknik direktör
Gaflet-ü dalaletiye : Kendi kalesine atılan gol
Hakimiyyet-ül kürre : Top kontrolü
Serdar-i kuvva-ül kürre : Takım kaptanı
Vaziyet-ül madara : Tarihi fark
Hezimet-ül Yarabbi şükür : Şerefli mağlubiyet
Şut-ul minare : Havadan atılan top
Cihad-ül kuvva-i milliye : Milli maç
Vaziyyet-ül hararet : Karambol
Şeyh-ül divan-ül kürre-i hümayun : Futbol federasyonu başkanı
Asakir-i muhafazza-ül satıh : Defans oyuncusu
Veled-i rüzigar: Kanat oyuncusu
Defterdar-i cihad-ül kürriye: Hakem
Sancaktar-i hatt-ül saha: Yan hakem
Sükun-u mahşer: Yenilen gol sonrası sessizlik
Cenazetül mefta-i kürre: Ölü top
Ferman-ı kehribar: Sarı kart
Ferman-i ahmer: Kırmızı kart