Soykırım diyen ABD Gazisi CNN TÜRK’te: Gözyaşları içinde konuştu –

Rabia Asel Atmaca: Zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Size o odada neler olup bittiğini sormak istiyorum. Sizin “ABD Gazze’deki soykırımın suç ortağı” ve “İsrail bebekleri katlediyor” çığlıkları ile duyduk. Ve birkaç güvenlik görevlisi sizi alıp yaka paça dışarı çıkardı. Ama siz “Gazze’de soykırım var” diye bağırmaya devam ettiniz. O anlarda neler yaşandı, anlatabilir misiniz?
Josephine Guilbeau: Toplantıdayken polis memurlarından biri beni yere fırlattı, sonra beni kaldırıp başka bir polis memuruna teslim etti. Ve o polis memurunu tanıdım. Adı Eddie. Son 1 buçuk yıldır senatörler ve kongre üyeleriyle neler olup bittiğini konuşmak için Kongre’ye gittiğimden beri arkadaş olduğum biri. Ve tanıdığım, arkadaşım olarak görebileceğim birinin beni odadan çıkartması alması beni şok etti. Ve bu yüzden videoda da görebileceğiniz gibi, ne söylemek istediğimi neredeyse unutuyorum. Çünkü bu kişinin beni bu kadar şiddetli bir şekilde beni odadan çıkartması beni duygusal bir şoka sokuyor.
Rabia Asel Atmaca: Bir ABD askeri olarak ABD’nin Gazze’deki rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz? siz de biliyorsunuz ki Trump’ın Netanyahu ile yakın bağları var ve onun hükümetini destekliyor. Neler söylersiniz?
Josephine Guilbeau: Cumhuriyetçi olarak yetişmiş ve kendini Cumhuriyetçi, muhafazakâr bir Cumhuriyetçi, Katolik bir muhafazakâr Cumhuriyetçi olarak tanımlayan biri olarak, bu yönetimin tabanını, ona oy verenleri dinlemesini istiyorum. Artık savaş yok dediler. Orta Doğu’da daha fazla savaşa fon sağlamak istemiyoruz. Onyıllardır oradayız ve sivillerin, çocukların, kadınların, olup bitenlerle hiçbir ilgisi olmayan sıradan sivillerin ölümü ve yıkımı dışında hiçbir şey başaramadık. İsrail için daha fazla savaş yapmak istemiyoruz. Ülkemize sızdılar ve bu yönetimi, bu yürütme organını, Trump yönetimini de dahil etmek için politikacılarımızı ya şantajla ya da satın alarak kandırdılar. Ve Trump’ın tabanını dinlemesi gerekiyor. Olanların sona ermesini istiyorlar. Artık buna fon sağlamak istemiyoruz. Bu siyasi bir tavır değil, bu soykırıma karşı bir tavır. Cumhuriyetçiler, Demokratlar, Hristiyanlar, Müslümanlar ve Yahudiler. Hepimiz bu soykırımın sona ermesini istiyoruz. Buna tanık olmaya devam edemeyiz. Bu durum sadece Filistinlileri değil, tüm dünyayı etkiliyor. İnsanlardan ne kadar çok mesaj aldığımı anlatamam. Çünkü çok bunalmışlar ve tanık oldukları acıyı yaşıyorlar. Bu durum dünyadaki herkesi etkiliyor. Ve şu anda uluslararası toplumdan ve Trump yönetiminden gerçek liderlerin öne çıkıp “yeter” demesine ihtiyacımız var. Soykırımın bu gezegende normalleşmesine izin veremeyiz.
Rabia Asel Atmaca: Bir asker olarak, İsrail askerlerinin Gazze’deki operasyonları hakkında ne düşünüyorsunuz. Çünkü işin özünde aynı işi yapıyorsunuz?
Josephine Guilbeau: Amerika’da günde 22’den fazla gazi intihar ediyor. Bu, gazilerin evlerine döndüklerinde ve neye katıldıklarını fark ettiklerinde başlarına gelenlerin doğrudan bir yansıması. Ve bunu zaten gördük ve tanık olduk. İsrail Savunma Kuvvetleri mi? Onların da intihar ettikleri ve travma sonrası stres bozukluğu sorunları yaşadıklarına dair haberler var. Bu yakın zamanda bitmeyecek. Ve gerçekten de İsrail Savunma Kuvvetleri’nin daha önce de gördüğümüz gibi, Gazze’de görev yapmayı reddetmesinin yanı sıra özellikle İsrailli sivillere ve İsrail halkına gerçek gösterildiğinde intihar oranlarının önemli ölçüde artacağından şüpheleniyorum. Çünkü İsrail içinde gerçek bir sansür var ve orada neler olup bittiğini görebilecek medya kuruluşları yok. Ama bu gerçek ortadan kalkmayacak. Ve bu yüzden intihar oranlarının Amerika’dakinden bile daha yüksek olacağından şüpheleniyorum.
Rabia Asel Atmaca: “Özgür Filistin” diye bağırırken kendini ateşe verip yakan ABD askeri Aaron Bushnell’i hatırlıyorsunuzdur. Bu olaydan sonra ABD yetkilileri neredeyse hiçbir şey söylemedi. Konu Gazze’ye gelince ABD’deki bu sessizliğin süreceğini düşünüyor musunuz?
Josephine Guilbeau: Filistin konusundaki sessizlik, konu orduya geldiğinde tek sorun değil. Trump yönetiminin ülkemizin şehirlerine getirdiği militarize bölgeler konusunda şu anda neler olup bittiğine baksanız bile, ordu içinde de bir miktar muhalefet var. Ama bir fikir sahibi olabilmek için çok sansürlenmiş durumdalar. Çünkü bir tür komuta zinciri var ve biliyorsunuz, başkan ordunun en üst düzey lideri. Ve bu yüzden ordudaki herhangi birinin konuşması çok zor. Trump ilk başkan olduğunda, birkaç generali görevden aldığında, bunu bilerek yaptı çünkü hiçbir generalin veya liderin, üst düzey liderin muhalif olmasını istemiyor. Ve Aaron Bushnell’a olanlara gelince… Aslında onun anma törenine gittim. Güzelce giyinip gittim. Ve ben, bu havacının kaybı için saygılarımı sunmak ve yas tutmak üzere tam güzelce giyindim. Ve orduda orada bulunan tek kişi bendim. Ve meslektaşlarının ve komuta zincirinin, aramızdan birinin kaybı için saygılarını sunmak üzere bile gelmediğini görünce gerçekten şok oldum. Ve bu bana senato binası içinde davrandıkları şekilde, gazilere karşı büyük bir saygısızlık olduğunu ve bizlerin gerçekten de zenginlerin bu ülkelere girmek, bu ülkeleri işgal etmek, bu kaynakları ve toprakları ele geçirmek için kullandıkları birer piyon olduğumuzu gösteriyor. Ve biliyorsunuz, birçok gazi ve asker bu gerçeğin farkına varıyor.
Rabia Asel Atmaca: Bildiğim kadarıyla siz bir annesiniz. Ya yetersiz beslenmekten ya da üzerlerine düşen bombalar yüzünden çocuklarını kaybeden Gazzeli anneler konusunda nasıl hissediyorsunuz?
Josephine Guilbeau: Bu duygusal bir soru. Çünkü dört çocuğum var ve ben o çocukları benimkilerden farklı görmüyorum. her gün bir çocuğumu kaybediyormuşum gibi hissediyorum. Biliyorsunuz, anne olduğumuzda, dünyanın dört bir yanındaki çocukların annesi oluruz. Sadece biyolojik çocuklarımızın değil. Bu gezegendeki tüm çocukların annesiyiz. Ve özellikle soykırım karşısında sessiz kalan ve bu sahneleri her gün izleyen annelerden yüreğimi parçalıyor. Bu tamamen yürek parçalayıcı. Ve her gün devam etmek için cesaretimi toplamam ve bu kötü, kötü insanların çocuklarımıza yaptıklarını izleyerek umutsuzluğa kapılmamam gerektiğini hissediyorum. Bunlar bizim çocuklarımız, çocuklarımızı kim koruyacak? Liderlerimiz bizi uluslararası alanda hayal kırıklığına uğrattı. Liderlerimiz annelerimizi ve çocuklarımızı hayal kırıklığına uğrattı. Ve bu, tüm bunların en duygusal kısmı, bilirsiniz, çocukların sanki hayatları hiçbir anlam ifade etmiyormuş gibi katledilmelerini izlemek. Bu gerçekten çok üzücü. Ve bu, şu zamanda yaşamayı çok zorlaştırıyor.