Stellan Skarsgård’ın Yönetmen Ingmar Bergman’la İlgili Açıklamaları Şok Yarattı: Bergman Gerçekten Nazi Miydi? – Haberler
Karlovy Vary Film Festivali’nde konuşan Skarsgård, Bergman’ı “manipülatif” ve “nazik olmayan” biri olarak nitelerken, Lars von Trier’in Cannes’daki “Nazi şakası” üzerinden yapılan linçle Bergman’a gösterilen hoşgörüyü karşılaştırdı.
İsveçli oyuncu Stellan Skarsgård, Karlovy Vary Film Festivali’nde yaptığı söyleşide Ingmar Bergman’a dair sert ifadeler kullandı ve yönetmenin savaş yıllarındaki Nazi sempatisini hatırlatarak şu sözleri dile getirdi:
“Bergman manipülatifti. Savaş sırasında bir Naziydi ve Hitler öldüğünde ağlayan bir tek onu tanıyorum. Onu hep mazur görmeye çalıştık ama bence insanların bir kısmını ‘değersiz’ buluyordu. Başkalarını manipüle ederken bunu hissederdiniz. İyi biri değildi.”
Skarsgård, yönetmenin setteki otoriter tavrını da eleştirerek onunla 1986’da sahnelediği Strindberg oyunu “Bir Düş Oyunu”ndan kötü hatıraları olduğunu söyledi. Oyuncu, kişisel mesafesini “Bergman iyi bir yönetmendi ama bir insan olarak ona ‘tam bir pislikti’ diyebilirim; Caravaggio da muhtemelen bir pislikti ama harika tablolar yaptı.” sözleriyle açıkladı.
Söz konusu konuşmada Skarsgård, Cannes’ın 2011’de Lars von Trier’i “persona non grata” (istenmeyen kişi) ilan etmesine de değindi. Skarsgård, von Trier’in “Melancholia” basın toplantısındaki kötü şakasının bağlamından koparıldığını savundu:
“O odadaki herkes Lars’ın Nazi olmadığını, tam tersine karşıt görüşte olduğunu biliyordu ama yine de bunu manşet yaptılar. Manşetleri okuyan insanlar hâlâ onun Nazi olduğunu sanıyor. Lars sadece kötü bir şaka yaptı. Lars Yahudi bir babayla büyüdü; annesi ölürken gerçek babasının annesinin Alman patronu olduğunu öğrendi. Bu da kafasını karıştırdı.”
“Amerika’da o kadar çok yasaklı kelimeniz var ki… İnsanlar yıllardır bana hâlâ von Trier’in o sözünü soruyor. Benim çocuklarım istedikleri kelimeyi kullanabilir; önemli olan niyetleridir.”
Bergman, 1987’de yayımlanan anı kitabı “Büyülü Fener”de “Uzun yıllar Hitler’in yanındaydım, zaferlerine sevindim, yenilgilerine üzüldüm.” diyerek gençlik dönemindeki Nazi taraftarlığını inkâr etmemiş, toplama kamplarının görüntüleriyle yüzleşince fikrini değiştirdiğini yazmıştı. Ancak Skarsgård, yönetmenin bu itiraflarının “mazur gösterilemeyeceğini” vurguladı.
Skarsgård’ın sözleri sinema dünyasında şu soruyu tekrar ateşledi: “Bir sanatçıyı, geçmişteki görüşleri veya kötü şakaları sebebiyle ne zaman bağışlarız, ne zaman dışlarız?” Von Trier hâlâ Cannes’da yasaklıyken Bergman’ın eserleri artık klasik kabul ediliyor. Skarsgård’ın tartışmaya açtığı konu ise sanatçı ile eseri ayırma meselesini yeniden gündeme getirmiş oldu.
