Titanik’te İkinci Felaket: 70 Saatlik Oksijen Kısıtlaması İhtimali

20 Haziran 2023Son güncelleme: 20 Haziran 2023

1 dakika okuma süresi

Titanik’te İkinci Felaket: 70 Saatlik Oksijen Kısıtlaması İhtimali

Yetkililer, Titanik enkazının kurtarma operasyonunda devlet kurumları, ABD ve Kanada donanmaları ve ticari derin deniz firmalarının yardım ettiğini belirtti. Bu operasyon St. John’s, Newfoundland’ın 700 kilometre güneyinde bulunan enkazdan yönetiliyor, ancak kurtarma görevleri Boston, Massachusetts’ten gerçekleştiriliyor.

Kayıp geminin, OceanGate’in Titan denizaltısı olduğu ve bu denizaltının genellikle dört günlük acil durum oksijen kaynağıyla dalış yapan kamyon büyüklüğünde bir denizaltı olduğuna inanılıyor. ABD Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral John Mauger, “Şu anda 70 ile 96 saat arasında bir süre boyunca yeterli oksijen olduğunu tahmin ediyoruz” dedi.

Titanik enkazını görmek isteyenler için zaman zaman paralı turlar düzenleniyor ve birkaç günlük gezilerin maliyetinin on binlerce dolar olduğu bildiriliyor. Titanik enkazına yapılan tur da okyanusa dalış ve çıkış dahil olmak üzere yaklaşık sekiz saat sürüyor.

Küçük denizaltılar genellikle turistlere Titanik’in kalıntılarını göstermek için dalma deneyimi sunuyor ve turistler bunun için on binlerce dolar ödüyor. ABD merkezli “OceanGate Expeditions” şirketine ait denizaltı ile Titanik deneyimi yaşamak isteyenlerin ise koltuk başına 250 bin dolar ödediği belirtiliyor.

İngiliz milyarder Hamish Harding’in üvey oğlu Brian Szasz, babasının Titanik’e inen araçta bulunduğunu açıklayarak herkesin dua etmesini istedi. Ancak daha sonra Szasz, paylaşımını silerek “Annem gizlilik nedeniyle paylaşımımı ve ilgili diğer paylaşımları silmemi istedi. Desteğiniz için teşekkürler” şeklinde açıklama yaptı.

Titanik, yapıldığı dönemin en büyük gemisi olup, 1912 yılında İngiltere’nin Southampton limanından ABD’nin New York kentine ilk yolculuğunu yaparken bir buzdağına çarparak battı. Gemideki 2 bin 200 yolcu ve mürettebattan en az bin 500’ü hayatını kaybetmişti. Titanik enkazı, 1985 yılındaki keşfinden bu yana kapsamlı şekilde araştırılmaktadır.