Toparlanıyoruz’dan DAÜ Çağrısı
Toparlanıyoruz Hareketi, DAÜ Yasası’nın; ihtiyaç ve duyarlılıklar doğrultusunda yenilenmesinin ve siyasi çıkar elde etmek için kullanılabilecek araç olmaktan çıkarılmasının acil bir gereklilik olduğunu kaydetti.
Toparlanıyoruz, DAÜ Yasası’nda yapılacak yenileme çalışmalarının tüm aşamalarına her türlü katkıyı koymaya hazır olduğunu ve bu sürecin takipçisi olacağını da bildirdi.
Toparlanıyoruz Hareketi yazılı açıklamasında, Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne (DAÜ) yeni rektör atanmasının ardından “temiz toplum ve temiz siyaset” ilkesinden yola çıkarak üzerine düşen görevin; DAÜ için doğru politikaların tespit edilmesine yönelik önerilerde bulunmak ve bu önerilerin gerçekleştirilmesine katkı koymak olduğu görüşünü kaydetti.
DAÜ Vakıf Yöneticiler Kurulu’nun (VYK), yürürlükteki yasaya göre, Bakanlar Kurulu’nun önerisi ile Cumhurbaşkanı tarafından atanan üyelerden oluştuğu anımsatılan açıklamada, bu nedenle VYK’nın, siyasi erkin istihdam dahil çeşitli amaçlarla üniversiteye müdahalesinin aracı olmaya müsait olduğu iddia edildi.
Açıklamada, son dönemde yaşanan rektör sıkıntısında da mevcut yasanın yetersizliğinin ortaya çıktığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:
“DAÜ’deki sıkıntılar akademik özerkliği güvence altına alan, demokratik ilkeleri gözeten ve boşlukları olmayan yeni bir yasa ile giderilebilir. Demokratik ve özerk üniversite anlayışı içerisinde VYK’nun esas görevi üniversiteye maddi kaynak bulma ve mali denetim olmalıdır. Üniversitenin yönetilmesi ve akademik kararlar ise üniversiteye, yani rektör ile üniversitenin yönetsel ve akademik kurullarına bırakılmalıdır.
Yeni yasada VYK, siyasi yapıdan ve partilerden bağımsız ama devletin ve toplumun temsil edildiği bir yapıya kavuşturulmalı; üyelerinin, üniversitenin işlevi ve idaresi ile ilgili alanlarda itibarlı çalışmaları olan, üniversiteye kaynak bulma ve mevcut kaynaklarını değerlendirme potansiyeline sahip ve finansal idare konusunda ehil kişiler olması sağlanmalıdır.
Yeni yasa kapsamında, rektörü önerecek senatonun yetkileri ve üyelerinin belirlenmesi de demokratik ve özerk üniversite ilkelerine uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. Bunun için, görevi gereği senato üyesi olacak bölüm başkanlarının ve dekanların, bölümlerde ve fakültelerde kurumsallaştırılmış ve demokratik ilkelere dayalı seçimler yapılarak belirlenmesi esas alınmalıdır. Böyle düzenlemelerin yapılmasıyla birlikte, yetkiler çerçevesinde ve usule uygun olarak alınmış senato kararlarının bağlayıcılığı da yasa tarafından garanti edilmelidir. Böylelikle üniversite içerisinde demokrasinin çarklarının dönmeye başlamasının yolu açılmış olur.
Yeni yasada, sadece asaleten görev yapacak rektör atamasının değil, aynı zamanda olağanüstü durumlarda gerekirse görevlendirilecek olan rektör vekili atamasının da hem şekli ve hem de süresi belli olmalıdır. Hiçbir muğlak ifade/ifadesizlik olmamalı, yasa net ve uygulanabilir olmalıdır.”