Dünya’nın yörüngesi, büyük bir hızla ilerleyen yüz binlerce nesneyle dolu. Çarpışma yaşanması halinde bu nesnelerin çoğu, felakete neden olabilecek bir kazayı ateşleyebilir ve Dünya’nın telekomünikasyon ağlarındaki yörünge uzay çöplüğüne dönüşebilir. Peki bu çöplerden nasıl kurtulacağız?
Avustralya’da uzay araştırmalarında öncü şirket Electro Optic Systems (EOS), yaklaşık 38 bin km yükseklikteki bu potansiyel ölümcül enkazları tespit etmek için yürütülen çabaların başını çekiyor.
EOS Yönetim Kurulu Başkanı Ben Greene, uzay ajanslarının, ufak metal bir cıvatanın bir uyduya çarpmasından ve diğer uydulara zarar verebilecek şekilde uzayda, küçük çöp füzelerine dönüşmesinden endişe ediyor.
Greene, uzayda yaklaşık 20 bin adet ‘futbol topundan daha büyük’ nesnenin bulunduğunu ve ‘bir fındık kadar veya fındıktan biraz daha büyük’ nesnelerin sayısının da yüz binlerce olduğunu tahmin ediyor.
Greene’e göre bu nesneler, 20 yıl içinde birikecek ve büyük bir uzay yığınına dönüşecek.
Uyduların maliyeti 30 milyon Avustralya doları ila 3 milyar Avustralya doları arasında değişiyor ve yörüngeye girmeleri ise yıllar alıyor. Dolayısıyla uyduların korunamamasının cezası da büyük oluyor.
Greene, “Yaklaşık 1 trilyon Avustralya dolarının (870 milyar ABD dolarının) yalnızca birkaç hafta içinde heba olmasından bahsediyoruz. Bir kere başladı mı, durdurulamaz. Bu yüzde 100 bir ihtimal, kesin olmayan tek şey ise ne zaman olacağı” diyor.
Yıldız Savaşları gibi
EOS firması, yörüngedeki nesnelerin tespit edilmesi için yere bağlı lazerler kullanacak, fakat Greene bunun ‘yalnızca zaman kazanma amaçlı’ olduğunu söylüyor.
Araştırmacılar daha sonra tıpkı ‘Yıldız Savaşları’ filminde olduğu gibi, tehdit olarak gördükleri nesneleri lazer ışınlarıyla, daha güvenli bir yerde parçalara ayrılmaları için atmosfer içinde yönlendiriyor.
Greene, uydulara yönelik tehdidin yüzde 90’ını oluşturduğunu söylediği, boyutları 5 cm ile 10 cm arasında değişen nesnelerin de ışınlarla yönlendirilebildiğini belirtiyor.
Avustralyalı EOS firması araştırma için, ABD’li Lockheed Martin ve Avustralya hükümetiyle ortak çalışma yürütüyor.
Şirket, 10 ila 20 yıl içinde lazerlerle bu nesneleri yönlendirebileceklerini söylüyor fakat en büyük zorluk ise bu çözümü sanayileştirmek ve dünya genelinde merkez istasyonlar oluşturmak.
Avustralya Ulusal Astronomi Araştırma Üniversitesi’nde teknik program müdürü Roger Franzen, ‘sonsuz bir evrende bu tip küçük nesneleri tespit etmek için arka plandaki yıldızların parlaklığını azaltmak gerektiğini’ ifade ediyor.
Franzen, “Enkazı görüntüleyebileceğiniz, açık bir yörünge tüneli ile hedefteki nesneleri de yönlendirebileceksiniz” diyor ve “Enkazın manevralarını kontrol altına aldığınızdan emin olduğunuzda, bu iş için daha sağlam bir zemine kavuşmuş oluyorsunuz” diye ekliyor.